Pages

11 Temmuz 2014 Cuma

Tavuklu Nohutlu Pilav



Bizim evde en sevilen yemeklerden tavuklu pilav. Hele ki buzlukta haşlanmış nohutum varsa ve bunlar tereyağında hafif kızartılarak pilava eşlik ediyorlarsa değmeyin keyfimize...

Malzemeler: (6 kişilik)

2 bardak pirinç
2 tavuk kalça veya üç-dört tane tavuk but
1 kase haşlanmış nohut
3 kaşık tereyağ
1 küp şeker
Birkaç damla limon suyu
3 tane defne yaprağı
1 damla sakızı
5-6 tane karabiber
tuz

Yapılışı:

Önce tavukları iyice yıkadıktan sonra orta bir tencereye alın. Defne yaprağı, tane karabiber ve damla sakınızı ilave edin, üzerini örtünceye kadar su ilavesiyle pişirin. Daha sonra etleri içinden alın, pilavın üzerine konmak üzere didikleyin. Biraz tuz ve karabiberle tatlandırın. 

Pilav için, önce pirinci 20 dakika kadar tuzlu ılık suda bekletin. Birkaç kere yıkayıp nişastasının gitmesini sağlayın. Tencerede 2 kaşık tereyağını erittikten sonra pirinçleri, küp şekeri, birkaç damla limon suyunu ve tuzu ilave edin. Pirinçler şeffaflaşıncaya kadar kavurun. Aslında anneciğimin pilavının üzerine pilav yememişimdir ve o asla kavurmaz. Şehriye kullanıyorsa şehriyeler kavrulduktan sonra suyu ilave eder ve pirinçleri içine salar. Ama ben el alışkanlığı ille kavuruyorum. Daha sonra haşladığınız tavuk suyundan 
 2 bardak ilave edin. Kısık ateşte suyunu çekinceye kadar pişirin, altını kapattıktan sonra üstüne bir havlu kağıt kapatarak demlendirin. Eğer pirinçlerimi bekletemiyorsam bire birbuçuk ölçü kullanıyorum suyu. Ama bekledilerse ve demleme için de vakit varsa bence yeterli geliyor.

Ayrı bir tavada da bir kaşık tereyağı, tuz ve karabiberle nohutlarınızı hafif kızarıncaya kadar çevirin. Bir kaseye önce tavuk etini, üzerine pilavı koyun ve tabağa çevirin. En üstüne ve etrafına nohutları koyun. Pilavımız hazır. Afiyet olsun...

10 Temmuz 2014 Perşembe

Güveçte Pastırmalı Kurufasulye



Arap dünyasında kuru fasulye yemeğinin olmadığını öğrendiğimde çok hayal kırıklığına uğramıstım. Daha çok soğuk meze gibi şeylerin içine katarak yiyorlar. Bizim yemeğini yaptığımızı öğrenince de bıyık altından gülümsüyorlar alaylı alaylı. Ama bir Türk olarak kurufasulye-pilav-turşu üçlüsünü değme lokantaların yemeklerine değişmem. Hele ki pastırmalı ve de güveçte pişmişse...

Malzemeler:

2 bardak kuru fasulye
3 soğan
1 kaşık domates salçası
1 kaşık biber salçası
2 tane biber
2 tane domates
3 kaşık tereyağ
2 kaşık mısırözü yağı
7-8 dilim pastırma
Kurutulmuş kırmızı biber
Kırmızı biber
Tuz

Yapılışı:

Fasulyeleri bir gece önceden veya sabahtan ılık suda bekletin. Diri kalacak şekilde haşlayın. Dikkat edin ezilmesin daha fırında da pişecek. Büyükçe bir tencerede 2 kaşık sıvıyağ ve 2 kaşık tereyağını eritin. İncecik kestiğiniz soğanları pembeleşene kadar kavurun. Bence zeytinyağlılar gibi lezzetli bir fasulyenin de püf noktası bol soğanı. Sırasıyla incecik doğradığınız biberleri, biberler biraz ölünce domatesleri ekleyin. Birkaç dakika kavurduktan sonra salçaları ekleyin ve biraz daha kavurun. En son fasulyeleri ekleyin beş dakika çevirip yaklaşık 2 bardak kaynar su ekleyin. Arzu ederseniz bu aşamada tencerede pişirmeye devam edin veya benim gibi güvece alın. Tuz ve kırmızı biberi de ekleyin. Ben yaptığım her yemeğe birkaç tane kurutulmuş acı biber ilave ediyorum. Yemeğe bir etkisi olmuyor ama acı seven tabağına alıyor ve çatalla yavaşça ezdiğinde acısı yemeğe çıkıyor. Acı seviyorsanız şiddetle tavsiye ederim. Fırına aldığınız veya ocağın üzerine koyduğunuz güveçte yaklaşık yarım saat daha pişirin. Ateşten almadan beş dakika önce pastırmayla bir kaşık tereyağını bir dakika çevirin ve güveçteki fasulyeye ilave edin. Yanına pilav yapmayı, hatta varsa turşu, hoşaf ve kuru soğanla beraber servis etmeyi unutmayın. Afiyetle...

9 Temmuz 2014 Çarşamba

Tirit



Galiba her şehre ait farklı bir tirit tarifi var. Konya'da tiriti tandır ekmekleriyle, üzerine bol sebzeli kuşbaşılı patlıcan yemeği dökerek hazırlarlar. Kayseri'de çok daha farklı. Bazen ızgara köfte ile servis ederler. Her haliyle çok besleyici, lezzetli bir yemek. Ben biraz daha davet sofralarınıza nasıl yakışır düşüncesiyle böyle bir tarifle karşınıza çıkmayı uygun gördüm. Ortaya büyük bir servis tabağına hazırladım ve herkes kendi tabağına aldı. Ama siz arzu ederseniz iskender kebabı gibi tek porsiyonluk olarak hazırlayabilirsiniz, çok şık olur. Geçenlerde okuduğum bir yazıda Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) en sevdiği yemeklerin kabak ve tirit olduğu yazılıydı. Gerçekten de Arap dünyasının bayram ve düğün yemeği olan "fetta" tiritin değişik bir versiyonu. Sünnet olduğu için bu yemeğe çok önem veriyor Araplar. Bu yemeği sevmek ve pişirmek için en güzel bahaneniz bu olsun, sevgiler :)

Malzemeler:

Yarım kilo tercihen kemikli kuzu eti veya dana eti
3 soğan
1 bayat ramazan pidesi veya 7-8 dilim bayat ekmek
1 kase yoğurt
2 diş sarımsak
2 kaşık tereyağ
Kırmızı biber
Tane karabiber
Sumak
Tuz

Yapılışı:

Öncelikle etinizi iyice yıkayın. Yaklaşık 1,5 litre kadar suyla içine bir soğan ve 7-8 tane karabiber ekleyerek etler lif lif ayrılana kadar haşlayın. Ben düdüklü tencerede haşladım yaklaşık yarım saatte pişti. Ama dana eti kullanırsanız süre 15, 20 dakika daha uzar sanırım. Etler haşlanınca suyunu süzün, etleri yağlarından ayıklayın. Pide veya ekmekleri küçük küçük kesin, 200 derecelik fırında hafif kızarana kadar 10 dakika tutun. Ayrı bir kasede yoğurdunuza sarımsakları rendeleyin, tuz ilavesiyle çırpın. 2 adet soğanı incecik piyazlık yani yarım ay şeklinde doğrayın. Biraz tuz ve 1 tatlı kaşığı sumakla yoğurun. Servis edeceğiniz tabağa önce sıcak ekmekleri koyun. Ekmekler ıslanana kadar et suyu ilave edin. Yoğurdu üzerine dökün. Sırasıyla soğanları, etleri ve en üzerine ince kıyılmış maydonozları dizin. En son dokunuş olarak 2 kaşık tereyağını tavada hafif yakarak kızdırın. Kırmızı biber ilave edin ve tiritin üzerine dökün. Birkaç ayrı şey hazırlamak lazım, belki bu yüzden size zor gelebilir ama biri pişerken diğerleri hazırlanıyor sizi çok yormuyor. Afiyet, şifa olsun....

8 Temmuz 2014 Salı

Çıtır Kaselerde Köz Patlıcan Salatası


İftar sofralarınıza çok yakışacak bir tarif çıtır kaseler. En eğlenceli yanı içindeki salatayı bitirdikten sonra kaseyi eline alıp yemesi :) Ben közlenmiş patlıcanlı salata ile tercih ettim ama siz herhangi bir salatayla servis edebilirsiniz. Hatta hamuruna mısır unu da eklediğim için acılı bir tavuk sote ile de Meksika mutfağından esintiler taşıyan harika bir ana yemek olur. Ama o zaman dikkat etmeniz gereken şey sotenin çok sulu olmaması. Yoksa suyu emen kaseler çıtırlıklarını kaybedecek ve kısa süre sonra kırılacaktır. Umarım siz de dener ve beğenirsiniz.

Malzemeler:

Çıtır Kaseler İçin: (12 adet)

1 yumurta
2 kaşık tereyağ
1 çay bardağı sıvıyağ
1 kaşık yoğurt
1 tatlı kaşığı çörek otu
Birer çay kaşığı kekik, karabiber, kırmızı biber, tuz
Yarım bardak mısır unu
Aldığı kadar un (Yaklaşık 1.5 bardak)

Patlıcan Salatası İçin:

Yarım kilo patlıcan
2 diş sarımsak
4 kaşık yoğurt
1 çay kaşığı tuz
2 kaşık zeytinyağı

Yapılışı:

Çıtır kaseler için tüm malzemeleri karıştırın ve yumuşak bir hamur yoğurun. Merdane yardımıyla açın. Muffin kalıplarını ters çevirin. Hafifçe tereyağ ile yağlayın. Kullanacağınız kalıbın büyüklüğüne göre yuvarlaklar kesin. Kestiğiniz hamurları kalıpları kaplayacak şekilde yerleştirin ve 180 derece önceden ısıtılmış fırında kızarana kadar yaklaşık 20 dakika pişirin.



Patlıcan salatası için patlıcanları bıçakla gelişigüzel birkaç yerinden delin ve ocağın büyük gözünde közleyin. Genellikle fırında közlemek tercih ediliyor ama bence o güzel kokusu kayboluyor. Dolayısıyla lezzeti de. Benim için hiç zor olmuyor ocakta közlemek. Hatta güzel patlıcan bulduğumda birkaç kilo alıyorum ve gidip gelip arada çevirerek közlüyorum. Kullanmadığımı poşete koyup dondurucuya atıyorum. Misafir geldiğinde de sıcak suyun içine poşetiyle atıyor yarım saatte çözdürüyorum. Salatamıza dönersek, patlıcanları kesme tahtasında küçücük doğrayın. Yoğurdu süzerek kullanın. Çünkü çok sulu olursa kaseleri yumuşatacaktır. Zeytinyağı, tuz ve rendelediğiniz sarımsakla karıştırın. Arzu ettiğiniz gibi kiraz domatesle, dere otuyla süsleyin. Afiyet, şifa olsun...





7 Temmuz 2014 Pazartesi

Ekmek Balığı


Bana çocukluğumu hatırlatıyor bu tarif. Annem öğretmen olduğu için bir teyze gelirdi bana bakmaya. Anneciğim ne kadar beslenmem konusunda tembih etse de teyzenin bildiği sadece iki yemek vardı. Ekmek balığı ve bool tereyağlı, salçalı makarna :) Belki de ben huysuzluk yapıyor diğer yemekleri reddediyordum bilemiyorum. Ama gün aşırı okuldan döndüğümde ekmek balığının kokusu karşılardı beni. Malesef şimdi bizim evde de çok seviliyor. Ama en fazla ayda bir defa yapmaya gayret ediyorum. Çok lezzetli ve bir o kadar da kalorili.

Malzemeler:

10 dilim bayat ekmek
3 yumurta
Yarım çay bardağı süt
1 çay bardağı ufalanmış peynir
Kara biber, kırmızı biber, nane

Kızartmak için: Sıvı yağ

Yapılışı:

Ekmek hariç tüm malzemeleri büyükçe bir kasede çatal yardımıyla çırpın. Ekmek dilimlerini bu karışıma bulayın ve kızgın yağa atın. Dikkat edin çok çabuk kızarıyorlar. Kızarınca öbür tarafını çevirin, her iki tarafı da nar gibi olunca servis tabağına alın. Afiyet olsun...

Girit Usulü Zeytinyağlı Kabak


Kabak sevmeyen eşime bu güzel sebzeyi sevdirme çalışmaları arasında keşfettim bu tarifi. Kıbrıs yemek kültürünü araştırırken buna benzer tariflerle karşılaştım ama kendimce yakışacağını düşündüğüm eklemeler yaptım ve bu tarif çıktı ortaya. Çok farklı bir alternatif olacağını düşünüyorum. Diyet yapanlara da gönül rahatlığıyla tavsiye ediyorum. Afiyetle...

Malzemeler:

Yarım kilo küçük kabak
7, 8 diş sarımsak
Yarım su bardağı zeytinyağı
1 limon suyu
1 küp şeker
Tuz
Dereotu
1 kaşık nar ekşisi
1 litre su

Yapılışı:

Kabakların kabuklarını alacalı soyun. Dört tarafından bıçakla sonuna gelmeden yani kabakları ayırmadan kesikler atın. Bunu sosun içine işlemesi için yapıyoruz. Daha sonra su, nar ekşisi ve şekerle diri kalacak şekilde yaklaşık 15 dakika haşlayın. Haşlanan kabakları süzün. Derin bir kapta zeytinyağı, tuz, ince kıyılmış sarımsak, limon suyu ve yine ince kıyılmış dereotunu karıştırın. Kabakları bu karışıma iyice bulayın. Tavsiyem bir gece, vaktiniz yoksa en az 3-4 saat dinlendirin. İşte bu kadar basit, sağlıklı ve lezzetli yemeğimiz. Deneyecek olanların ellerine sağlık, sevgiyle...

6 Temmuz 2014 Pazar

Aynı Hamurdan İki Tarif: Açma ve Tahinli Çörek

Açma



Tahinli Çörek


Arayı çok açmamın verdiği mahcubiyetle; merhaba tüm dostlara... Ramazanınız mübarek olsun, evlerinize huzur ve bereket getirsin. Çok tarifler birikti ama biraz şahsi işlerim yüzünden, biraz da malesef kötüye giden Mısır ekonomisinin sonuçları olan elektrik kesintileri yüzünden uzak kaldım. Küçükken günlüklerime karşı da böyle vefasızdım. Hem düzenli yazmazdım hem iç huzursuzluğu ile geçerdi günlerim. Şimdi de aynen öyle. Her sabah uyandığımda bugün bloğuma vakit ayıracağım diyorum ama ya bir şey çıkıyor, ya da elime bilgisayarı alınca elektrik gidiyor. Bir daha bu kadar ara vermemek ümidi ile yeni tarifimize geçelim:

Malzemeler:

2 bardak ılık süt
2 kaşık kuru maya veya 1 adet yaş maya
2 kaşık toz şeker
1 kaşık tuz
Yarım bardak sıvıyağ
Aldığı kadar un

Açma için:

100 gram tereyağ
Çörek otu

Tahinli Çörek için:

1 bardak tahin
Yarım bardak sıvıyağ
Yarım bardak toz şeker
Pudra şekeri

Yapılışı:

Öncelikle her zamanki gibi biraz yani yaklaşık yarım bardak kadar ılık süt, şeker ve mayayı 10 dakika kabarana kadar bekletin. Daha sonra diğer malzemeleri ilave edin, aldığı kadar un ile yumuşak bir hamur yoğurun. Dinlenmesi ve mayalanması için en az 45 dakika üzerini kapatarak bekletin. Daha sonra hamuru ikiye ayırın.

Açma için; hamuru ufak bezelere ayırın. Her bezeyi avcunuzun içinde yuvarladıktan sonra mümkünse mermer bir yüzeyde içine bir tatlı kaşığı yumuşak tereyağ sürerek açın. Merdane kullanmak hamur işlerini sertleştiriyor. Bu yüzden elinizle açın. Daha sonra hamuru rulo yapın, kendi etrafında döndürürerek yuvarlak bir şekil elde edin. Tepside 20 dakika kadar beklettikten sonra üzerine yumurta sarısı sürün ve çörek otu serpin. 200 derecede üzeri kızarana kadar pişirin.

Tahinli çörek için; yine küçük bezelere ayırdığınız  hamurları aynı açma tarifindeki gibi elinizde yuvarladıktan sonra elinizle açın. Ama bu sefer tereyağ yerine; tahin, şeker ve yağ karışımını sürün. Ne kadar bol sürerseniz o kadar güzel olur. Elinizi korkak alıştırmayın :) Arzu ederseniz ceviz serpin çok yakışıyor. Aynı şekli verin ve 200 derecede üzerleri kızarana kadar pişirin. Soğuduktan sonra üzerine bolca pudra şekeri serpin. Mısırlı dostlarımız tatlarına bayıldı. İnşallah siz de dener ve beğenirsiniz. Afiyetle...

Followers